Tarihte ilk zeytinyağı elde etme yöntemi olarak uygun taş havuzlar içerisinde ayakla ezilen zeytinlerin daha sonra sıcak su içerisinde bekletilmesi ile yağının alınması yöntemidir. Bu işlemler tarihi kayıtlarda hep Antik Yunan medeniyetine mal edilmiş olsa da Anadolu ve özellikle Ege’de yine benzer oranda rastlanmaktadır. Efes, Milet, Urla, Muğla ve Marmaris bölgelerinde yaşamış tarihi uygarlıklar keşfedildikçe bu keşiflerin altında kullandıkları gerek zeytinyağı üretimi gerekse ticareti ile ilgili bilgiler keşfedilmektedir. Tarihte kullanılan ilk yöntemin ardından dönemin gelişmiş uygarlıklarından olan Roma uygarlığı zeytini iki taş arasında ezerek zeytinyağı elde etme yöntemini keşfetmiştir. Bunun ardından yakın geçmişte buhar ile zeytinyağı elde etme yöntemi kullanılmış ve bu sayede zeytinlerden elde edilen birim yağ miktarında artışlar olmuştur. Günümüze doğru yaklaşıldığında ise hidrolik presleme ve motorlu sistemler ile şu an da zeytinyağı elde etmede kullanılan kontinü sistem geliştirilmiştir.

Zeytinyağı

Zeytinyağı

 

Antik Çağ’da yaşamış Homeros, zeytinyağı için ¨Sıvı Altın¨ tabirini kullanır. Asırlar boyunca birçok inanış, bilim insanı ve edebi eser de zeytin ve zeytinyağının değerine vurgu yapmıştır.

Zeytin ve zeytinyağına çağlar boyunca büyük bir önem verilmiştir. Zeytinden zeytinyağı elde edilmesinin bilinen kronolojisi şöyledir:
Zeytin ağacı yaklaşık

M.Ö 4000 yılında Samiler tarafından ıslah edilmiş ve kültür bitkisi haline getirilmiştir. Yani bu tarihten itibaren zeytin ağacı sadece doğada kendi kendine yetişmedi, insanlar tarafından da yetiştirilmeye başlandı.
M.Ö 2500 yıllarında Hammurabi, zeytin üretimi ve ticareti ile ilgili düzenlemeyi kanunlara geçirdi. Yine

M.Ö 2500 yıllarına ait bir zeytin presleme aleti Mısır’daki Sakkara piramidinde bulundu.

M.Ö 200’de ezilen zeytin hamurunun preslenmesi için arşimet vidası kullanılmaya başlandı.
1550 yılında Leonardo Da Vinci zeytinyağı presi tasarladı. Yine 1550’de Akdeniz’de zeytin üretimi doruk noktasına vardı.
1717 tarihinde Vicenzo Mela prina yağı elde etti.
1820 senesinde zeytinyağı elde etmek için hidrolik presler kullanılmaya başlandı.
1927’de zeytinyağı üretiminde santrifüj sistemi kullanıldı. Bu sistem günümüzde zeytinyağı elde etmek için kullanılan kontinü sistemin öncüsüdür.
1939 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nde “Zeytincilerin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması” kanunu çıkarıldı. Bu kanun ile zeytin fidanlığının oluşturulması, zeytinlerin aşılanması, bakımı gibi konularda uyulması gereken kurallar belirlendi. Böylece zeytin ağaçlarının korunması amaçlandı.
Zeytinyağı, sağlığa yararları ve sahip olduğu aromatik lezzet sebebiyle günümüzde tüm dünyada tercih edilen bir yağ konumundadır.

Zeytinyağı elde ediliş şekli, yetiştiği coğrafya ve iklim, toplanış şekli gibi koşullar ile farklı kalite, tat ve koku özellikleri kazanmaktadır. Bu özellikleri belirleyen etkenlerden birisi olan elde ediliş şekli, özellikle hasat sırasında el ile mi toplandığı yoksa çırparak mı toplandığıyla birlikte elde edilen zeytinlerin yağının, zeytinin çekirdeği ile bütününden mi yoksa yalnızca çekirdeği çıkarılmış kısmından mı elde edildiği ile belirlenir. Buna ek olarak zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgenin iklim koşulları da bu özellikler üzerinde etkilidir. Örneğin, Ayvalık bölgesinde yetişen zeytin ile Muğla bölgesinde yetişen zeytin arasında bazı özellik farklılıkları olabileceği gibi, daha uzak coğrafya olan İtalya’da yetişen zeytinlerde her ikisinden farklı tat ve koku özelliklerine sahip olmaktadır. Türkiye bulunduğu coğrafi konum nedeniyle ve sahip olduğu Akdeniz iklimi sayesinde İtalya, İspanya ve Tunus gibi diğer Akdeniz ülkeleri ile birlikte bu alanda öncü konumda bulunmaktadır.